Pazartesi, Haziran 9, 2025
Ana SayfaYatırımlarBüyükada Rum Yetimhanesi otel oluyor

Büyükada Rum Yetimhanesi otel oluyor

Avrupa kıtasının en büyük ahşap yapılarından biri olan ve monoblok inşa edilen Büyükada Rum Yetimhane Kompleksi’nin, turizm amaçlı kullanılmak üzere restore edilmesine yönelik projelere açılması planlanıyor.

Avrupa’nın en büyük, dünyanın ise ikinci büyük ahşap yapısı olma özelliğini taşıyan Büyükada Rum Yetimhanesi restore edilecek. 1899’da otel olarak inşa edilen ancak hiçbir zaman otel olarak kullanılmayan yapı, 1903’te yetimhaneye dönüştürülerek Patrikhane’ye bağışlandı. İstanbul Rum Ortodoks Patrikhanesi yapıyla ilgili kararı açıkladı.

Avrupa’nın en büyük, dünyanın ise ikinci büyük ahşap yapısı olma özelliğini taşıyan Büyükada Rum Yetimhanesi restore edilecek. 1899’da otel olarak inşa edilen ve 1903’te yetimhaneye dönüştürülerek Patrikhane’ye bağışlanan yapıyla ilgili kararı İstanbul Rum Ortodoks Patrikhanesi açıkladı.

Uzun yıllardır atıl durumda kalan Büyükada’daki Rum Yetimhanesi, zamanla ciddi ölçüde zarar gördü ve yıkılma noktasına geldi. Bu durumu değerlendirmek üzere, İstanbul’daki Fener Rum Patrikhanesi’nin en üst karar mercii olan Sen Sinod Meclisi, Patrik Bartholomeos’un başkanlığında bir araya geldi. Görüşmelerde, yapının geleceğine dair kararlar masaya yatırıldı.

RUM ORTODOKS PATRİKHANESİ’NDEN KARAR

Avrupa kıtasının en büyük ahşap yapılarından biri olan ve monoblok inşa edilen Büyükada Rum Yetimhane Kompleksi’nin, turizm amaçlı kullanılmak üzere restore edilmesine yönelik projelere açılması planlanıyor. Yetimhanenin sahibi konumundaki İstanbul Rum Ortodoks Patrikhanesi, 5 Haziran tarihinde aldığı kararı kamuoyuyla paylaştığı bir açıklamayla duyurdu:

“ZAMANA YENİK DÜŞTÜ”

“1960’lı yıllarda, faaliyetinin durdurulmasının hemen ardından, zamana yenik düşmüş ve ciddi tahribata uğramış ahşap Yetimhane kompleksinin restorasyonu için finansman bulunmasına yönelik birçok girişim ve sayısız uğraş maalesef sonuçsuz kalmıştır. Bunun üzerine Patrik Hazretleri ile Sen Sinod üyeleri, Patrikhane tarafından hazırlatılan fonksiyon belirleme raporlarını inceledikten sonra, söz konusu alanda Adanın mimari ve sosyal karakterine uygun, çevreye özen göstererek ekolojik bina standartlarına uyumlu turizm faaliyetlerinin geliştirilmesi maksadıyla gerekli girişimlerde bulunulması hususunda oybirliğiyle karar verdiler…”

“BİNA STANDARTLARINA UYUMLU TURİZM FAALİYETİ”

“1960’lı yıllarda, faaliyetinin durdurulmasının hemen ardından, zamana yenik düşmüş ve ciddi tahribata uğramış ahşap Yetimhane kompleksinin restorasyonu için finansman bulunmasına yönelik birçok girişim ve sayısız uğraş maalesef sonuçsuz kalmıştır. Bunun üzerine Patrik Hazretleri ile Sen Sinod üyeleri, Patrikhane tarafından hazırlatılan fonksiyon belirleme raporlarını inceledikten sonra, söz konusu alanda Adanın mimari ve sosyal karakterine uygun, çevreye özen göstererek ekolojik bina standartlarına uyumlu turizm faaliyetlerinin geliştirilmesi maksadıyla gerekli girişimlerde bulunulması hususunda oybirliğiyle karar verdiler…”

“UZMAN HEYET ÖNCÜLÜĞÜNDE ADIM ATILACAK”

“Bahse konu karar, yıllar boyunca cemaatin ihtiyaçlarına hizmet etmiş Rum Yetimhanesi’nin mirasına saygı duyularak, ve Prens Adaları’nın ekonomik, sosyal ve kültürel gelişimine katkı sağlayacağı inancıyla alınmıştır.

Bu kararın hayata geçirilmesine yönelik somut adımlar, önümüzdeki günlerde Patrikhanemiz tarafından belirlenecek uzman heyeti öncülüğünde atılacaktır.”

TÜRK YUNAN FİRMALARININ KONSORSİYUMU DEVREYE GİREBİLİR

Kathimerini gazetesinin aktardığına göre, Rum Yetimhanesi binasının uzun vadeli kiraya verilmesi planlanıyor. Hürriyet gazetesinden Kırbaki’nin haberine göre binayı kiralayacak olan şirket, aynı zamanda yapının otele dönüştürülmesi için gerekli tüm harcamaları da üstlenecek. Kiralama sürecinde Türk ve Yunan firmalarının yanı sıra turizm sektöründen bazı şirketlerin de dahil olacağı bir konsorsiyumun devreye girmesi ihtimali gündemde.

“ŞU ANA KADAR BAŞVURU OLMADI”

Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan edinilen bilgilere göre, Vakıflar Genel Müdürlüğü, yetimhanenin mülkiyetini Patrikhane’ye devretmiş durumda. Bu nedenle yapı, resmî olarak İstanbul Rum Patrikhanesi’ne ait. Ancak bina üzerinde gerçekleştirilecek her türlü inşaat faaliyeti, Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun onayıyla mümkün olabiliyor. Patrikhane’nin henüz bu kurula herhangi bir proje sunmadığı ifade ediliyor. Vakıflar Genel Müdürlüğü yetkilileri ise, “Yetimhaneyi daha önce Patrikhane’ye devrettik. Alacakları kararlar kendi yetkilerindedir. Ancak restorasyon, tadilat ya da benzeri işlemler için resmi onay almaları şart. Şu ana kadar bu yönde bir başvuru yapılmadı” bilgisini verdi.

RUM YETİMHANESİ’NİN TARİHİ

Yapının asıl adı “Otel Prinkipo Palas” idi. 1898-1899 yılları arasında bir Fransız şirket tarafından otel olarak inşa edilen bu yapı, mimar Alexandre Vallauri (1850-1921) tarafından tasarlandı. Ancak çeşitli nedenlerle bina hiçbir zaman otel olarak faaliyete geçemedi. Bu nedenler arasında, dönemin padişahı II. Abdülhamid’in otel açılışına izin vermemesi de yer alıyor.

Uzun süre kullanılmadan bekleyen yapı, Balıklı Rum Hastanesi’nde barınan Rum Yetimhanesi’ne yeni bir yer arandığı dönemde gündeme geldi. 1903 yılında, dönemin ruhani lideri Patrik III. İoakim’in öncülüğüyle, banker Zarifi’nin eşi Bayan Eleni Zarifi tarafından satın alındı ve yetimhane olarak kullanılması şartıyla Patrikhane’ye bağışlandı.

206 odaya sahip olan yetimhane binasında büyük bir yemekhane, dönemin şartlarına göre oldukça modern mutfaklar, banyo sistemleri, bir tiyatro salonu ve revir de bulunuyordu. Büyükada Rum Yetimhanesi, 1964 yılına kadar kesintisiz şekilde hizmet verdi.

Yıllar içinde çeşitli restorasyon denemeleri yapılmış olsa da bu girişimlerden hiçbiri başarıya ulaşmadı. 1996 yılında, Besim Tibuk, Dedeman Grubu, Sıdıka Atalay ve Ferit Volkan’ın yer aldığı bir konsorsiyum tarafından yapının otele dönüştürülmesi gündeme geldi; ancak bu proje de hayata geçirilemedi.

Yetimhane Vakfı’nın “mazbut vakıf” statüsüne geçirilmesiyle birlikte mülkiyeti Hazine’ye devredilmişti. Ancak 2005 yılında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararıyla bu durum tersine döndü ve yapı yeniden İstanbul Rum Patrikhanesi adına tescil edildi.

Son yıllarda, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Bimtaş’ın desteğiyle yapının tüm röleve ve restitüsyon projeleri tamamlandı. Okul binasından başlanarak restorasyon çalışmaları gündeme alındıysa da, finansman yetersizliği nedeniyle projeler sürdürülemedi. Ana yapının restorasyonuna yönelik herhangi bir proje ise, kullanım amacı netleşmediği için başlatılamadı.

BENZER HABERLER

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Güncel Haberler