Turizm Yatırım Haber
Türkiye turizmi 2025 yaz sezonuna hızlı başladı ama bu hız altyapı, planlama ve ekonomik sürdürülebilirlik açısından birçok sorunu da beraberinde getiriyor. Bir yanda Koç Holding gibi dev gruplar, 100 milyon doları bulan otel yenileme yatırımları yaparken; diğer yanda Antalya’da kaçak yapılaşma nedeniyle 5 yıldızlı oteller tahliye ediliyor, turist sayısı düşüyor, havalimanı ise gelen yolcuya hizmet veremiyor. Turizm sektörü lüksle yarışırken, fiziki altyapı bu tempoya ayak uyduramıyor.
Divan Talya: Maliyet Şampiyonu mu, Plansızlığın Sembolü mü?
Antalya’nın ilk 5 yıldızlı oteli olan Divan Talya’nın yeniden yapımı tam bir maliyet efsanesine dönüşmüş durumda. 2013’te kapatılan otel için önce 50 milyon dolar denmişti; şimdi rakam 100 milyon dolara ulaştı. 8 yıl süren yargı süreci, 7 aylık inşaat durması ve “ekonomik konjonktür” gibi gerekçeler öne sürülüyor. Ancak asıl soru şu: Türkiye’de büyük ölçekli turizm yatırımları gerçekten sağlıklı bir fizibiliteyle mi yapılıyor, yoksa itibar ve prestij uğruna sürdürülebilirlikten mi taviz veriliyor?
Tahliyeler ve Kaçaklar: 5 Yıldızlı Kaos
Antalya’nın Manavgat ilçesindeki bir 5 yıldızlı otelin tahliye edilmesi, sektörün çelişkilerini gözler önüne seriyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı onayı olmadan yapılan eklentiler, ödenmeyen gelir payları ve imara aykırılıklar… Türkiye’nin en çok turist çeken şehirlerinden birinde, en üst segmentte hizmet veren bir otelin bu gerekçelerle kapatılması, denetim ve planlamadaki zafiyeti açıkça gösteriyor.
Yeni Oteller Açılıyor, Eski Sorunlar Derinleşiyor
Kastamonu ve Kütahya gibi ikinci halka şehirlerde lüks otel yatırımları dikkat çekici. Ancak bu yatırımların çoğu yerel kalkınma planlarından kopuk, fiziki ve sosyal altyapıya dair hiçbir analiz yapılmadan hayata geçiriliyor. Otel sayısı artıyor, ama turist sayısında düşüş eğilimi sürüyor. Mayıs ayında gelen turist sayısındaki %1,8’lik gerileme de bunu teyit ediyor.
Vize Krizi, Havalimanı Krizi ve Görünmeyen Turist
Yurt dışına gitmek isteyen Türk vatandaşları vize alamıyor, gelen turistler ise Antalya Havalimanı’nda valizleriyle saatlerce bekliyor. Avrupa ülkeleriyle yaşanan Schengen vize krizi derinleşirken, ülkeye gelen turist için değil, turizmcinin sorunları için de çözüm üretilemiyor. Havalimanındaki ulaşım sorunu “2025 sezonunun manzarası” olarak kayıtlara geçiyor.
Sonuç: Lüks Binalar Yükseliyor, Sistemin Temeli Erozyona Uğruyor
Türkiye turizmi, bir yanda devasa otel projeleriyle vitrini süslüyor; diğer yanda ise kan kaybeden bir planlama sistemiyle ayakta kalmaya çalışıyor. Yatırımlar büyüyor, ama sistem küçülüyor. Oysa sürdürülebilir turizm için tek başına yüksek yatırım değil, bütüncül strateji, etkili denetim ve sağlam altyapı gerekiyor. Şimdilik turizm sektörü, sadece betonun değil, çelişkilerin de yükseldiği bir tabloyu önümüze koyuyor.
