Humanis’in ev sahipliğinde, Saya Holding’in katkılarıyla düzenlenen özel etkinlikte Ege Bölgesi’nde görev yapan hekimler, Klaros Antik Kazı Alanı’nda bir araya gelerek tıbbın tarihsel yolculuğuna tanıklık etti.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın izniyle, Ege Üniversitesi’nin bilimsel liderliğinde yürütülen İzmir’in Menderes ilçesindeki Klaros Antik Kazı Alanı, hekimleri geçmişin kadim bilgeliğiyle buluşturan özel bir etkinliğin merkezi oldu. Humanis’in ev sahipliğinde ve Saya Holding’in kültürel mirasa sahip çıkma vizyonu doğrultusunda gerçekleştirilen etkinlik; bilim, kültür ve sağlık alanlarını bir araya getirerek hekimlere ilham verici bir deneyim sundu.

Sabah saatlerinde başlayan programda, hekimler Klaros Kazısı Bilimsel Danışmanı Doç. Dr. Onur Zunal eşliğinde Klaros Antik Kazı Alanı’nı keşfe çıktı. Apollon Tapınağı, sunu alanları, kutsal su kaynağı, konaklama yapıları ve onurlandırma anıtları gibi önemli noktaları yakından inceleme fırsatı buldular. Antik dönemde kehanet merkezi olarak bilinen Klaros’un, aynı zamanda erken dönem ruhsal ve fiziksel şifa anlayışına nasıl ev sahipliği yaptığı üzerinde duruldu. Gezi boyunca modern tıbbın kültürel ve tarihsel temellerine dair zihin açıcı sohbetler gerçekleştirildi.
Tıbbın kökenlerine yolculuk

Etkinlik, sağlık profesyonelleri için yalnızca tarihi bir gezi değil; aynı zamanda onlara mesleki ve kişisel bir yeniden keşif süreci sundu. Humanis Ticari Operasyonlar Genel Müdürü Dr. Yalçın Yaşin, etkinliğin sonunda yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Tıp, sadece bilimsel değil; kültürel ve insani bir pratik. Klaros gibi yerler, bu pratiğin tarih boyunca nasıl şekillendiğini anlamamıza yardımcı oluyor. Hekimlerimizle birlikte bu kadim bilgelik merkezini keşfetmek, hepimiz için ilham vericiydi.”
Geçmiş ve geleceği buluşturan özel bir proje
Saya Holding’in destekleriyle sürdürülen Klaros Antik Kazı Alanı, bilim, kültür ve insanlığın ortak hafızasına sürdürülebilir bir katkı sağlayarak yalnızca geçmişi değil, geleceği de şekillendirmeyi hedefliyor. Bu özel buluşma ile Klaros’ta yürütülen arkeolojik çalışmaların medikal ve kültürel alanlarla kurduğu bağ daha da görünür hale geldi.