Dünyanın zirvesinde bulunan antik Potala Sarayı, bin yıllık bilgeliği ve kültürel mirası içinde barındırıyor. Dünya Kültür Mirası alanı olarak, tarihi yapıya yönelik koruma çalışmalarına büyük önem veriliyor.
Son yıllarda, bilim ve teknolojinin hızla gelişmesiyle birlikte, teknolojinin gücü bu sarayın her köşesine sessizce nüfuz ederek Potala Sarayı’nın korunması çalışmalarına yeni bir canlılık kazandırıyor.
Potala Sarayı kontrol merkezi bilgisayar odasında, bir duvarı kaplayan dev bir ekranda ayrıntılı olarak sarayın mimari modeli gösteriliyor. Yangzong ile meslektaşları bilgisayarlarına odaklanarak, ekranda sürekli güncellenen verileri anbean takip ediyorlar. Bu veriler sadece rakamlardan oluşmuyor, ayrıca Potala Sarayı’nın “sağlık durumu”na ilişkin önemli işaretleri içeriyor.
Hongshan Dağı’nın zirvesinde yükselen bin yıllık tarihe sahip, kutsal kabul edilen Potala Sarayı’nın karmaşık mimari yapısı ve paha biçilmez tarihi değeri nedeniyle özellikle önemli bir koruma çalışması gerektiriyor. 2006 yılından itibaren sarayda adım adım bir mimari yapı denetim sistemi oluşturuldu; tıpkı hastanede muayene yapan doktorlar gibi, Potala Sarayı’nda da ahşap yapı izleme, duvar yapısı izleme ve deprem denetimi olmak üzere üç birim kuruldu.

“Potala Sarayı’nın ana bölümlerinde örneğin yer zemini, büyük lobi ve ziyaretçi güzergahları gibi çeşitli yerde çok işlevli denetim sensörleri yerleştirdik.” Potala Sarayı Miras Denetim Merkezi sorumlusu Dawayangzong şöyle izah etti: “Bu sensörler sarayın ‘sinir uçları’ gibi, binanın anlık ‘sağlık durumunu’ algılayabiliyor. Verilerde sıra dışı bir dalgalanma tespit edildiğinde, görevliler derhal bakım ekiplerini bilgilendirerek sorunun erken aşamada çözülmesini sağlıyor.”
Deprem Sensörleri Yerleştirildi
Günlük yapısal izlemenin yanı sıra, Potala Sarayı özellikle depremin yapı üzerindeki etkilerini takip ediyor.” Yangzong şöyle bilgi verdi: “Ana binanın altı kritik noktasına deprem sensörleri yerleştirdik. Deprem anında bu sensörler, sarsıntıya ait dinamik verileri anında kaydediyor. Üniversiteler ve araştırma kurumlarıyla iş birliği yaparak, depremin Potala Sarayı üzerindeki etkisini analiz ediyor ve sonrasında ayrıntılı bir deprem değerlendirme raporu hazırlıyoruz. Örneğin, Ocak 2025’te Rikaze’de meydana gelen depremde, izleme sistemi hızlı bir tepki vererek, depremin saray üzerindeki etkisini değerlendirmede önemli veriler sağladı.”
Yangzong ayrıca, Potala Sarayı’nın bütünleşmiş yönetim platformunun, yapı ve kültürel eser korumanın hemen her yönünü kapsayan 12 alt sistemden oluştuğunu belirtti. “Örneğin, elektrik izleme sistemi, elektrik devrelerinin ve ekipmanların durumunu gerçek zamanlı olarak takip ediyor. Anormal bir durum tespit edildiğinde, güvenlik birimi ve itfaiye ekipleri, mobil uygulama veya SMS yoluyla uyarı mesajı alarak riski hızla tespit edip ortadan kaldırıyor. Bu sistem, Potala Sarayı’na ‘akıllı güvenlik duvarı’ sağlayarak, bin yıllık bu antik mimariyi elektrik kaynaklı yangın tehlikelerinden koruyor.” dedi.

İpek dokumalar, Thang-ga’lar (süslü kutsal resimler) ve Pattra Yazmaları gibi hassas eserler için Potala Sarayı’nda özel bir “koruma protokolü” bulunuyor. Yangzong, ekrandaki verileri işaret ederek şunu söylüyor: “Antik eser koruma ortamı denetim sistemi, bu eserlerin muhafaza koşullarını anlık olarak takip ederek daima en uygun sıcaklık ve nem değerlerinde kalmalarını sağlıyor. Bu eserler Potala Sarayı’nın ‘hazinesini’ oluşturuyor ve en titiz şekilde korunmaları gerekiyor.”
En etkileyici olan ise, Potala Sarayı’nın birebir ölçekli çizilmiş üç boyutlu tarama modeline sahip olmasıdır. Bu model, yalnızca Potala Sarayı’nın dış görünümünü 360 derece döndürülebilir şekilde sergilemekle kalmayıp, aynı zamanda enine ve boyuna kesitlerle yapının içindeki karmaşık mekânsal organizasyonu da net şekilde ortaya koymaktadır. Yangzong, gururla şunları ekledi: “Bu model sayesinde ekiplerimiz, Potala Sarayı’nın mimari yapısını adeta bir ‘dijital ikiz’ vasıtasıyla görsel olarak kavrayabiliyor. Eğer gelecekte öngörülemeyen bir hasar oluşursa, bu dijital model restorasyon çalışmalarına milimetrik veri desteği sağlayarak, Potala Sarayı’nın ‘orijinal dokusunu ve ruhunu’ koruyarak yeniden ihtişamına kavuşmasını garanti edecektir.”

Pattra Yazmaları Yeniden Canlanıyor
Potala Sarayı denetim sistemi, tıpkı 24 saat görev başındaki bir “bekçi” gibi, teknolojinin gücüyle bu bin yıllık tarihi yapıyı koruma altında tutuyor. Dijital restorasyonla Pattra Yazmalarının bin yıllık ihtişamı yeniden canlanıyor. M.S. 7. asırdan itibaren 30 bine yakın sayfalık Pattra yapraklı kutsal kitap eserini barındıran Potala Sarayı, Çin’de en fazla Sanskritçe Pattra yapraklı kutsal kitap stoklayan yerdir.
Pattra (Palm Yaprağı Yazmaları), palmiye yapraklarına kazınan kutsal metinler olup kökeni antik Hindistan’a dayanmaktadır. İçerik olarak Budist sutralar, Sanskritçe metinler, edebiyat ve şiir, astronomi ve takvim hesaplamaları gibi geniş bir yelpazeyi kapsayan bu eserler, 2000 yılı aşkın tarihiyle dünyanın en değerli antik belgeleri arasında yer almaktadır. Değerli bir kültürel miras olan Pattra Yazmaları, yalnızca yüksek akademik araştırma değerine sahip olmakla kalmıyor, aynı zamanda Çin medeniyeti ile dünya kültürleri arasında önemli bir köprü görevi görüyor. MS 7. yüzyıldan günümüze ulaşan yaklaşık 30 bin adet Pattra Yazmasına ev sahipliği yapmakta olan Potala Sarayı, Çin’deki en büyük Sanskritçe Pattra Yazmaları koleksiyonuna sahiptir.
