Çiftlik kahvaltıları, köy evleri ve hasat festivalleriyle tarım turizmi 2026’ya damga vurdu. Kırsalda hem ekonomi canlanıyor hem doğaya dönüş yaşanıyor.
2026’ya girerken Türkiye’de tarım turizmi güçlü bir yükseliş yaşıyor. Şehir hayatının gürültüsünden uzaklaşmak isteyenler, doğayla temas kurmak, toprağa dokunmak ve doğal lezzetler tatmak için köylere yöneliyor. Sabah’tan Metin Can’ın haberine göre, Çiftlik kahvaltıları, taş konaklarda konaklama, bahçeden domates toplama, tandırda ekmek pişirme gibi deneyimler hem ziyaretçilere huzur sunuyor hem de üreticiye kazanç kapısı oluyor.
Özellikle Ege, Akdeniz ve Karadeniz bölgelerinde, hafta sonu kaçamaklarında köy evleri dolup taşıyor. Yerel ürünlerle hazırlanan kahvaltılar, turistlerin yoğun ilgisiyle karşılaşıyor. Ayrıca lavanta, ayçiçeği ve üzüm bağlarında düzenlenen hasat festivalleri, ziyaretçilere unutulmaz anılar yaşatıyor ve köy pazarlarında doğrudan satış fırsatları yaratıyor.
Tarım artık yalnızca üretim değil, bir deneyim haline geliyor. Bazı köylüler küçük bahçelerini bile turizme açarak konaklama, kahvaltı, at binme ve doğa yürüyüşü gibi hizmetleri paket olarak sunuyor. Bu model hem kırsalda yaşamı destekliyor hem de doğaya duyarlı turizmi teşvik ediyor.
Tarımda Yeni Dönem: Arıcılık ve Sözleşmeli Üretim
Öte yandan Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği, “Arıcılık Ulusal MeslekStandardı” çalışmasını başlattı. Amaç, arıcılığı yasal ve mesleki bir çerçeveye oturtarak hem üretimde izlenebilirliği artırmak hem de sektöre mesleki saygınlık kazandırmak. Türkiye, yıllık 95 bin ton bal üretimi ve 8,9 milyon koloni ile dünyada önemli bir konumda.
Ayrıca Tarım ve Orman Bakanlığı, sözleşmeli üretim yönetmeliğini güncelledi. Su ürünleri, tiftik ve tohum üretimi de artık bu kapsama alındı. Yeni düzenleme ile üretici ve alıcının hakları daha net belirlenirken, sürecin şeffaf ve denetimli şekilde işlemesi amaçlanıyor.
Köyde Ekonomik Hareketlilik
Tarım turizmi sayesinde kırsal bölgelerde yalnızca ürün satarak geçinen aileler artık kahvaltı, konaklama, rehberlik ve atölye hizmetleriyle ek gelir sağlıyor. Yerel üreticiler ürünlerini doğrudan tüketiciye ulaştırırken, marangozdan fırına, zeytinyağı üreticisinden peynirciye kadar birçok meslek grubu bu canlılıktan fayda sağlıyor.






