Perşembe, Eylül 25, 2025
Ana SayfaHaberlerTürk hukukçudan AB’ye Schengen vizesi davası çağrısı

Türk hukukçudan AB’ye Schengen vizesi davası çağrısı

Uluslararası hukukçu Dr. Selim Sarıibrahimoğlu, Ankara Anlaşması’na aykırı olduğu gerekçesiyle AB’ye Schengen vizesi davası açılması gerektiğini ve yeni sistemin geri adım olduğunu söyledi.

Türk vatandaşları için Schengen vizesi tartışması yeniden gündeme geldi. Hürriyet’ten Oya Armutçu’ya konuşan Uluslararası hukukçu Dr. Selim Sarıibrahimoğlu, Ankara Anlaşması ve Katma Protokol’e aykırı olarak uygulanan Schengen vizesi nedeniyle Avrupa Birliği’ne (AB) dava açılması gerektiğini belirtti. Sarıibrahimoğlu, AB’nin 15 Temmuz’da başlattığı yeni vize sistemini ise kolaylık değil, geri adım olarak değerlendirdi.

1963 tarihli Ankara Anlaşması ve 1970 Katma Protokol, Türk vatandaşlarına 22 yıl içinde serbest dolaşım hakkı tanıyordu. Ancak 1980’lerden itibaren başta Almanya olmak üzere birçok AB ülkesi Türk vatandaşlarına vize uygulamaya başladı. 2001’de Schengen Tüzüğü’nün yürürlüğe girmesiyle Türkiye gri-siyah listeye konuldu ve vize duvarı örüldü. Sarıibrahimoğlu, bir AB Tüzüğü’nün uluslararası bir anlaşmayı geçersiz kılamayacağını savunuyor.

Dr. Sarıibrahimoğlu, geçmişte açtığı davalarda Schengen Tüzüğü’nün Ankara Anlaşması’na aykırı olduğunu ileri sürdü, ancak mahkeme zamanaşımı gerekçesiyle davayı reddetti. Bunun üzerine Sarıibrahimoğlu, Avrupa Parlamentosu Dilekçe Komitesi’ne başvurarak haksız vize uygulamasının durdurulmasını talep etti. Ancak süreç hâlâ tamamlanmış değil ve Türkiye’deki siyasi iradenin devreye girmesi gerekiyor.

AB’nin yeni vize sistemi, Türk vatandaşlarına uzun süreli kademeli vizeler sunsa da, önceki yıllarda yıllık veya çok yıllık vize alabilen birçok kişi şimdi yeniden başvurmak zorunda kalıyor. Bu durum, uygulamanın kolaylık değil geri adım olduğunu gösteriyor. Ayrıca sistem, Ankara Anlaşması’na ve uluslararası hukuka aykırı olarak, Türkiye’ye ayrıcalıksız bir muamele uygulanmasını sürdürüyor.

Sarıibrahimoğlu, vize sorununun çözümü için şunları öneriyor: AB Mahkemesi’nde yeni dava açılması, zamanaşımı iddiasının geçersiz sayılması, Avrupa Parlamentosu’nun yeniden devreye sokulması, ticaret odaları ve iş dünyasının tazminat davaları açması ve vize serbestisinin pazarlık masasında Türkiye’nin en büyük koz olarak kullanılması. Türkiye’nin hukuki ve siyasi mücadeleyi birlikte yürütmesi gerektiğini vurgulayan hukukçu, vize sorununun sadece ekonomik değil, aynı zamanda Türkiye’nin Avrupa’daki onuru ile ilgili olduğunu söyledi.

BENZER HABERLER

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Güncel Haberler