Türkiye’nin önde gelen turizm yatırım danışmanlarından, H&P Hospitality Management Yönetici Ortağı Hamit Topaloğlu Turizm Yatırım Haber’in “EMEA Bölgesine 3 bin yeni otel geliyor” başlıklı araştırmasını analiz etti.
EMEA (Avrupa, Orta Doğu ve Afrika) bölgesine 3.327 yeni otel projesi, küresel konaklama sektöründe büyük bir değişim dalgasını işaret ediyor. Bu büyümenin arkasında yalnızca arz yönlü bir hareket değil; aynı zamanda turizm talebini besleyen çok yönlü sosyoekonomik ve politik gelişmeler yer alıyor. Peki bu gelişmeler, yeni otellerin doluluğunu ve sürdürülebilir iş hacmini nasıl etkiliyor? Gelin, temel başlıklar altında detaylandıralım:
1. Nüfus Artışı: Potansiyel Pazarın Organik Genişlemesi
EMEA bölgesinde özellikle Afrika ve Orta Doğu’daki yüksek doğurganlık oranları, genç nüfusun hızla artmasına neden oluyor. Bu demografik gelişme:
- Yerli turizm potansiyelini artırırken; Uzun vadede bölgesel uçuşların, ulaşım altyapısının ve konaklama ihtiyacının genişlemesini destekliyor.
Aynı zamanda orta sınıfın büyümesiyle birlikte seyahat etme eğilimi de yükseliyor. Yeni oteller, bu gelişen iç pazarın ihtiyaçlarına göre yeniden şekilleniyor.
2. Şehirleşme ve Yeni Kentsel Merkezlerin Oluşumu
Büyükşehirlerin dışında yeni gelişen şehir merkezleri – örneğin Afrika’daki Kigali veya Suudi Arabistan’daki Neom Projesi – sadece altyapı yatırımlarıyla değil, aynı zamanda konaklama ve yaşam tarzı yatırımlarıyla da dikkat çekiyor.
- Yeni şehirlerin planlamasında otel yatırımları entegre düşünülüyor.
- İş, eğitim ve sağlık gibi farklı amaçlarla seyahat eden misafir profilleri oluşuyor.
Bu sayede yalnızca turizm değil, iş amaçlı seyahat (corporate travel) segmenti de gelişiyor ve otellerin doluluk oranlarına pozitif katkı sağlıyor.
3. Ulaşım Altyapısının Gelişimi: Turizm Akışlarını Hızlandıran Unsur
Yeni havaalanları, hızlı tren hatları, genişleyen otoyollar ve düşük maliyetli hava yolu şirketlerinin yaygınlaşması; turizmin erişilebilirliğini doğrudan artırıyor.
- Dubai, Doha, İstanbul gibi mega havalimanları bölgede “bağlantı merkezi” görevi görüyor.
- Ulaşım kolaylaştıkça, daha önce erişilmesi zor olan destinasyonlar bile talep görmeye başlıyor.
Bu sayede ikinci ve üçüncü derecedeki şehirlerde bile otel yatırımları anlam kazanıyor.
4. Kültürel Mirasın Keşfi ve Korunması: Yeni Turizm Temaları
Son yıllarda tarihi eserlerin restore edilmesi, antik kentlerin gün yüzüne çıkarılması ve yerel kültürlerin tanıtımı ön planda. Bu kültürel canlanma:
- Deniz-kum-güneş üçlüsünden uzaklaşarak kültür turizmine yönelen yeni turist profiline hitap ediyor.
- Doğu ve Güneydoğu Anadolu, Fas’ın iç bölgeleri veya Ürdün gibi lokasyonlar yeniden keşfediliyor.
Bölgedeki yeni oteller, bu tarz kültürel turizm merkezlerine yakın konumlanarak hem destinasyonun tanıtımına katkı sağlıyor hem de doluluklarını yıl boyu sürdürülebilir kılıyor.
5. Bölgesel Politikaların İyileşmesi: Barış ve Kalkınma İçin Yeni Adımlar
Özellikle Türkiye’nin doğusu, Körfez ülkeleri ve Afrika’nın bazı bölgelerinde gelişen politik istikrar ortamı:
- Yerli ve yabancı yatırımcılar için güven ortamı yaratıyor.
- Bölgelere uluslararası hava trafiğinin açılmasıyla turizm tekrar canlanıyor.
Bu pozitif atmosfer, devlet destekli turizm teşvikleri ve vergisel avantajlar ile birleştiğinde, yeni oteller için yatırım geri dönüş süresini hızlandırıyor.
6. Yeni Destinasyonların Yaratılması: Dubai ve Suudi Arabistan Örnekleri
Dubai, turizmi sıfırdan planlayarak global ölçekte marka haline gelen ender örneklerden biri. Bugün ise Suudi Arabistan, Vizyon 2030 çerçevesinde:
- Kızıldeniz kıyısında mega turizm projeleri (Red Sea Project, Amaala),
- Kültürel şehirlerin yeniden planlanması (AlUla, Riyad’daki Diriyah),
- Giga projeler (NEOM) ile dikkat çekiyor.
Bu tür destinasyon yaratma modelleri, otel yatırımlarının sadece mevcut talebe değil, yaratılacak potansiyele göre planlandığını gösteriyor.
7. Gelişen Şehirlerde Yeni Otel Yatırımlarının Şehir Otelleri Turizmine ve Doluluk Oranlarına Olumlu Etkileri
Gelişmekte olan şehirler, ekonomik büyüme, altyapı gelişimi ve artan ulaşım olanakları ile birlikte hem turistik hem de iş amaçlı seyahatlerde cazibe merkezi haline gelmektedir. Bu gelişim sürecinde yapılan yeni otel yatırımları, şehir turizmini güçlendirirken mevcut otellerin doluluk oranlarını da dolaylı olarak olumlu yönde etkiler.

Sonuç Olarak, Çok Katmanlı Gelişim, Sürdürülebilir Başarı Oluşuyor
Yeni otellerin başarısı artık sadece fiziksel yatırımla değil; nüfus dinamikleri, kültürel stratejiler, ulaşım altyapısı, şehir planlaması ve politika yapımı gibi çok katmanlı faktörlerle şekilleniyor. Bu bütüncül yaklaşım sayesinde, EMEA bölgesinde açılacak 3.327 otelin büyük bir kısmı sadece yatak kapasitesi değil, bölge kalkınmasının da taşıyıcısı olacak.
Doğru Otel Yatırımı Nasıl Yapılır?
Otel yatırımları, nereye, nasıl bir otel, şehrin gelişimi, bölgenin gelişimi dikkate alınarak, hazırlanacak olan otel fizibilite raporu ile tespit edildikten sonra ancak doğru karar verilerek planlanabilir. Otel fizibilite raporu her zaman doğru karar vermenizi sağlayacaktır. Otel fizibilite raporu tek başına yeterli olmayacaktır, doğru konseptte planması yeni otel yatırımına destek olacaktır. Yola çıkarken her zaman yanınızda rehberlik eden bir yol arkadaşı olarak otel danışmanı olmalıdır.
Hamit Topaloğlu, H&P Hospitality Management Yönetici Ortağı
“EMEA Bölgesine 3 bin yeni otel geliyor” haberini okumak için tıklayınız.